Ben Kimim

 
 
 

TÜRK HAVA KUVVETLERİ'NİN iLK BAYAN JET PİLOTU LEMAN ALTINÇEKİÇ

 
Leman ALTINÇEKİÇ (BOZKURT)
Hava Albay
 

Türk Hava Kuvvetlerinin “İlk Bayan Jet Pilotu” Leman ALTINÇEKİÇ Hava Harp Okulu ve uçuculuk yaşamı aşağıda kendi kaleminden aktarılmıştır.

Harp Okulu Öncesi - Türkkuşu :

“Atatürk kız lisesi fen bölümü mezunuyum. Okuldaki öğrenimim yanı sıra, arkadaşlarımla birlikte dört yıl boyunca voleybol ve basketbol takımında oynadık ve İstanbul’un birçok takımıyla çok keyifli maçlar yaptık. Bu süre içinde hep mimar olmayı düşledim ve kazandım da.. Bir takım nedenlerle bu düşüm gerçekleşmedi.

Arkadaşım Solmaz Doğu ile bir gün okulda bir ilan gördüm ve Türkkuşu’nun paraşütçü aradığını öğrendim. Sağlık kontrolü için Şişli Etfal Hastanesine gittiğimde “sağlam” bulundum ve doğrudan ‹İnönü’ye giderek planör eğitimine katıldım. Planörcülüğü burada çok sevdim. Kısa bir süre sonra, Türkkuşu Motorlu Okuluna öğretmen adayı olarak katıldım ve uçmanın zevkini burada tattım.

Hava Kuvvetleri Komutanı Sayın Orgeneral Fevzi UÇANER, Sayın Yarbay Burhan GÖKSEL’i göreve getirdi ve Türkkuşu’nda Motorlu Okulu. Paraflüt Okulu, Model Okulu çalışmaya başladı. Çoğu binbaşı ve yüzbaşı olan öğretmenlerimiz “Seyrüsefer - kol. Akrobasi. Bezik” gibi derslerde bizi çok sistemli eğittiler. Bu dönemde benim hocam Sayın Salih Kökçü idi ve harika bir insandı. Böylelikle Türkkuşu’nda kadın-erkek demeden hepimiz gerek pilot gerekse paraşütçü olarak uçtuk, çalıştık. O yıllarda Türkkuşu’nda özellikle gençliğe dönük olmak üzere inanılmaz güzellikte işler başarıldı. Örneğin bir dönem Köy Enstitü’lü öğretmen adayları da kadın, erkek karışık olarak bizimle birlikte uçmuşlardı.

Türkkuşu’nda oluşturulan bu gelişmeler o dönemde, toplumun tüm kesimlerince ilgi ve dikkatle izleniyordu.

Bu olaydan kısa bir süre sonra Sayın Burhan Göksel, Erzurum’a uçacağını ve bu arada annemi ziyaret edeceğini ona ileteceğim bir şey olup olmadığını sorarak Türkkuşu’ndan ayrıldı. Nedenini bilmediğim bu ziyaretten dönüşünde bana annemin öldüğü mesajını ileten Sayın Burhan GÖKSEL’in annemi ziyaret nedenini de bir önceki gibi daha sonra öğrenecektim. Sayın Burhan GÖKSEL’in Erzurum’a gidişi ve annemi ziyareti, benim Orduya girebilmem konusunda gereken iznin alınabilmesi içinmiş.

Hava Harp Okulu’na Giriş:

Pek çok boyutunu zamanla kavrayabildiğim bu olayların sonucunda Sayın Kurmay Albay Burhan GÖKSEL ile birlikte bir C - 47 uçağıyla İzmir’e geldim. Aynı gün. Ekim 1955’de Hava Harp Okuluna giriş yaptım. Henüz bir bayan olarak kalabileceğim bir yer yoktu, dolayısıyla o dönemin Hava Eğitim Komutanı Say›n Albay Baki GEGİN beni kendi evinde konuk etti. Bu harika insanlar ve özellikle oynamaktan büyük keyif aldığım ikizleri, en çok zorlanacağım aşamada bana büyük bir destek verdiler.

Leman ALTINÇEKİÇ Hava Harp Okulu’nda bir tören yürüyüşünde (sol başta birinci)

Okulda 1956 girişlilerle tanışıp konuşuyordum. Onlar, benim tek başıma kalmayacağıma başka hanımların da Orduya geleceğine inanıyorlardı. Oysa benim derdim başkaydı. Türkkuşu’nu özlemiştim. oradaki arkadafllarımı arıyordum, en çok da ben uçmak istiyordum. Burada niye vakit kaybedecektim ki. O gece kararımı verdim, bavulumu topladım ve nöbetçiye çaktırmadan sandala koydum. Gece geç bir saatte troleybüse binerek İzmir garına geldim. Ankara’ya giden bir trene atladım ve Türkkuşu’na döndüm. Sabah mesai başlayınca Sayın Burhan Göksel beni gördü ve doğal olarak şaşkına döndü. Aç bilaç duruyorum. “ben uçmak istiyorum. İzmir’e dönmeyeceğim dedim”. Ama apar topar bir C - 47 bulundu ve biz Burhan Albayımla İzmir’e geri döndük. Sayın Baki Gegin bana bu konuyla ilişkili olarak en ufak bir şey söylemedi.

İzmir’de 15 gün yanlız kaldıktan sonra, söylendiği gibi başka bayanlar da aram›za katıldı. Güner, Şerefnur, Gülgün, Yüksel, Meral ve ben. Hava harp okuluna katıldık. Her sınıf için bir hanım.

Gece ilk kez dershaneye gittim. Başçavuş sınıfa dönerek bağırdı, “Arkadaşlar ilk bayan asker Leman Bozkurt aramıza katılmıştır. Bundan böyle küfürlü konuşma yok. Yapanlar› ederim. Başar›lar dilerim.” dedi. Feleğimi şaşırmıştım ancak gerçekten bir daha hiç “küfürle” karflılaşmadım. 56 ve 57’liler saygı ve sevgi ile çalıştık. O yıl hem dersler devam etti hem de Foça’ya gittik, yüzdük,dinlendik... İkinci yıl da derslerle devam etti. Bu yılın sonunda hepimiz Eskişehir’e uçuş kontrolüne gönderildik. Hastanede yapılan kontrollerde hanımlardan bir tek ben kazanmıştım. Kızların kazanamaması beni çok çok üzdü. İzmir’e döndüğümüzde uçuş izni kazananların Kanada’ya gönderileceği söylendi ise de ben tek bayan olarak gönderilmedim. Bu arada bir kısmımız Gaziemir’e gönderildi. Ben Leman Bozkurt A-B-C’ye gidip ders yapıyorum, onlar uçuyorlar. Ben derslere gidiyorum ama neden. Bunu düşündükçe sinirlerim bozuluyor. O gece bu sıkıntıyla yatmamın etkisiyle olsa gerek rüyamda Atatürk’ü gördüm. Bu harika bir şey. Rüyamı unutamayıp gidip Perihan anneye (Sayın Perihan ARIBURUN) söyledim. Sayın Hava Eğitim Komutanı Hv.Korgeneral Tekin ARIBURUN ne yaptı bilmiyorum ama M.T.D’ye Gaziemir’e gittik nihayet. Hem dersler hem de M.T.D birlikte yürüyor. Bu arada iki kız arkadaşım da bizimle beraber ders yapıyorlar orada.

18 Mart’da MAGISTER ile uçtum. Nisan da T-34 ile başladım. T-6, T-60 ile “Kontrol, yalnız, kol, akrobasi, Seyrüsefer, Bezik, R/C, PİR (İstanbul), Ses öldürme, Loop”u bitirdim. 30 Ağustos 1957 tarihinde subay olarak mezun olmuştum ve hemen sonra Hava Bakım Teknik okulunda açılan F-84G M.T.D kursuna katıldım.

27 Ağustos 1958 tarihinde Eskişehir’e gittik. Jet Eğitim Filosu Hava Kuvvetlerimizin muharip birliklerine jet pilotu yetiştiren ve tekamül uçuş eğitimi yaptıran bir birliktir. Eskişehir’de jet eğitim filosunda kaldım. Kadro çalışkan, bilgili, arzu doluydu. Öte yandan pilot eğitiminde en az bunlar kadar öncelikli olan diğer özelliklerin azim, mücadele ruhu, soğukkanlılık, uygun refleks, devamlı çalışma, azami bilgi üstünlüğü, muhakeme, çabuk ve uygun karar verme. yetenek ve sağlam bünye olduğunu da söylemek gerekir. Jet Eğitimdeki dersler hem bu özellikleri geliştirmeyi hem de pilot ve uçak emniyetini sağlamayı amaçlıyordu. Özellikle uçuştan önceki kontrolların (motor durdurma, uçağı terk etmeden önce, kalkış ve iniş bilgileri.) öğrenilmesi hatta ezberlenmesi bu açıdan tam bir zorunluluktu.

Derslerin tamamlanması ile birlikte jet Eğitim filosunda toplanıldı ve Komutanımız kısa bir konuşma yaptı. Hepimiz heyecanlıydık. Bir öğretmene üç öğrenci düşecek biçimde kuralar çekildi. Uçuş okulu 46-D devresindeyken uçuşla ilgili hiç bir sorunum olmamıştı. Uçuşu çok seviyordum ve bu işi yaparım diyordum kendi kendime. Yeni hocam iyi bir insandı, nazikti ancak dümdüz uçmak dışında hiçbir şey yapmıyorduk. (Sanıyorum ki bu durum doğrudan hocamın bir tercihi olmaktan çok, kadın pilotlar›n eğitimine yönelik daha üst düzey özel tercihleri yansıtıyordu). Derece T.E ama beraber uçuyoruz. Oysa Gaziemir’deyken her türlü hareketi yapıyordum. Bazen ben çaktırmadan sadece oturuyorum, hocam uçuyor, 20 sorti bu şekilde uçtuktan sonra bir gün komutana gittim ve her şeyi anlattım. Ertesi gün Yzb. Bahri Kılıç geldi ve birlikte uçuşa başladık. 20 saati boşuna harcamış olduğumu anladım. Öğrendiğim her şeyi ona borçluyum.

22 Kasım 1958 de Bröve merasimi yapıldı. Ben Kıta’ya gitmeyi istiyordum ama Jet Eğitim Filosuna tayin oldum. Burada jet öğretmen kursuna başladım ve bitirdim.

Hava Kuvvetlerinde yer hizmetinde çalıştım. Personel Plan Şube Müdürlüğü ve Merkez şube Müdürlüğü görevlerinden sonra Kıdemli Albay olarak Hava Kuvvetlerinden emekli oldum.

Son Birkaç Söz.:

Hava Kuvvetlerinde geçirdiğim bunca yil için öncelikle teşekkür etmek istediğim çok insan var. Hepsini tek tek ifade edememekle birlikte tüm subay ve astsubay mesai arkadaşlarıma içtenlikle sevgi ve selamlarımı sunuyorum. Özellikle pilotluk deneyimi başta olmak üzere bu tür bir meslekte yer almış olmanın bana kazandırdığı çok şey var. Bir kadın olarak bu meslekte olmak kendi içinde bir çok zorluğu taşısa da, şurası aı›kça söylenebilir ki: bu meslek bana hayatı yönlendirmeyi, farklı yolları denemeyi öğretti. Bunun kadınlar açısından olduğu kadar erkekler açısından da çok önemli olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla kadınların bu meslek alanında giderek artan biçimde temsil edilmesinin toplumun bakışını da etkileyeceği söylenebilir.

  Leman ALTINÇEKİÇ

Türk Hava Kuvvetleri’nin İlk Bayan Jet Pilotu Leman ALTINÇEKİÇ (BOZKURT)

Kaynak: Kaynaklar Sayfası Yurtiçi Sıra No: 36