İrfan SARP |
Emekli Hava Pilot Tümgeneral |
|
Hürriyet
gazetesinin 20 Haziran 2018
tarihli sayısında Yalçın
Bayer'in köşesinde "Atatürk
Havalimanı yıkılmasın"
başlığıyla bir haber yayınlandı.
Haberde, dünyanın belli başlı
metropolleri Paris, Londra ve
New York şehirlerinin kullandığı
havalimanlarıyla ilgili bilgiler
veriliyor ve bu metropollerle
mukayese edilen İstanbul'un da
gelecekte artacak nüfusu ve
yolcu sayısı dikkate alınarak
Atatürk Havalimanı'nın mevcut
varlığını ve işlevini
sürdürmesinin gerektiği üzerinde
duruluyordu. |
İstanbul'a
üçüncü bir havalimanının
yapılması kararı 2013 yılı
başlarında açıklandıktan sonra
basında bu projeyle ilgili
olumlu ve olumsuz pek çok
yazılar çıktı ve yorumlar
yapıldı. Projeye olumlu
yaklaşanlar, bu havalimanının
dünyanın en büyük
havalimanlarından biri olarak
inşa edileceğini ve böylece
transit uçuşlar için bölgenin
bir merkezi olarak ekonomiye
büyük bir katkı sağlayacağı
üzerinde duruyorlardı. Projeye
olumsuz bakanlar ise, bu
havalimanının yerinin göçmen
kuşların geçiş yolları üzerinde
olması sebebiyle göç
mevsimlerinde, iniş ve kalkışta
olan uçaklar için kuş çarpması
tehlikesi yaratacağını
belirtiyorlardı. İstanbul ve
civarında göçmen kuşların
mevsimlik hareketlerini
gözlemleyen ve kayıtlarını tutan
İstanbul Kuş Gözlem Topluluğu (İKGT)
üyelerinin tespitlerine göre,
İlkbaharda, Mart/Nisan
aylarındaki göç sezonunda,
İstanbul'un kuzeyindeki ormanlık
bölgeleri takip ederek ve sulak
alanlarda konaklayarak Avrupa
içlerine, üreme alanlarına doğru
göç eden kuşların sayısı
tahminen 1 milyon civarında
bulunuyor. Güneydeki sıcak
ülkelerden gelen göçmen kuşlar
Kocaeli Yarımadası'nın kuzeyini
takip edip Beykoz/Riva sulak
alanında konaklıyor, sonra
Beykoz tepeleri üzerinden Boğazı
geçip Garipçe – Demirciköy –
Uskumruköy–Durusu hattını takip
ederek Avrupa yoluna çıkıyorlar.
Bu rota ise 3'ncü Havalimanı
bölgesinde, uçakların iniş
kalkış hatları ile tam
çakışıyor. Bu göç sonbahar
döneminde tersine dönüyor ve
kuşlar Boğaz’ı bu kez bu hattın
biraz güneyinden kat ediyorlar. |
Basında yer
alan haberlere göre, göçmen
kuşların 3'ncü Havalimanı
bölgesindeki uçaklar için
yaratacağı bu tehlikenin
havalimanı yetkilileri
tarafından değerlendirildiği ve
kuşların göç yolları konusunda
çok özel bir çalışma
yürütüldüğü; bu çalışma
kapsamında özel cihazlarla ses
sinyalleri kullanılarak kuşların
rotasını değiştirecek bir sistem
üzerinde uzmanların çalıştığı
açıklanmıştır. Açıklamada
ayrıca, meydan civarında belli
noktalara yerleştirilecek hassas
radarlarla kuşların havada
bulundukları noktalar tespit
edilerek iniş, kalkış ve
yaklaşmalar esnasında pilotların
kuş tehlikelerine karşı
uyarılacağı bilgisi verilmiştir. |
İstanbul
3'ncü Havalimanı'nın proje
safhasında ortaya çıkan bir çok
çekince ve tartışmaların artık
sonuna gelinmiştir. 76.5 milyon
metre kare sahasıyla dünyanın en
büyük havalimanlarından biri
olacak tesislerin inşaatı
tamamlanmak üzeredir ve bu yıl
29 Ekim tarihinde uçuşlara
açılması beklenmektedir. Artık
bundan sonra yapılacak iş, bütün
ilgili kurumların üstün çaba, ve
özveriyle çalışarak 3'ncü
Havalimanı'nın en iyi şartlarda,
en verimli, en güvenli, en
emniyetli ve mükemmel bir
şekilde faaliyetinin
sağlanmasıdır. |
3'ncü
Havalimanı'nın açılması
hazırlıkları yapılırken, bu
havalimanının hizmete girmesiyle
eşzamanlı olarak, Atatürk
Havalimanı'nın kapatılacağı ve
bulunduğu araziye Millet Bahçesi
ismi verilen sosyal tesisler
yapılacağı haberleri basında yer
almıştır. Millet Bahçesi
yapılacak gerekçesiyle üç pistli
bir havalimanının kapatılması
gibi bir düşüncenin hiç bir
makul izahı bulunmamaktadır.
Atatürk Havalimanı kapatılmadan
da meydanın 05/23 pistinin
güneyindeki boş ve elverişli
araziye, Millet Bahçesi
yapılabilir. |
Atatürk
Havalimanı'nın
kapatılmasının son derece
yanlış olacağı ve 3'ncü
Havalimanı ile koordineli
olarak işlevini
sürdürmesinin gerektiği
konusunda değişik meslek
grupları içinde bir çok
tartışmalar yapılmakta ve
bunlarla ilgili değişik
gerekçe ve görüşler ortaya
konmaktadır. Yapılan
tartışmalarda ortaya konulan
görüşler, şu başlıklar
altında sıralanabilir: |
1.
Havalimanları bütün dünyada
stratejik bir değere sahiptir.
Günü geldiğinde hayati
ihtiyaçları karşılamak için
mutlaka muhafaza edilmelidir. |
2.
Havaalanını kaybettiğinizde bir
daha geri gelmez. |
3.
Atatürk Havalimanı'na
önümüzdeki yıllarda ihtiyaç
duyulacağına dair faktörleri
matematiksel değerlerle
ortaya koymak mümkündür.
Bunun için halen dünyada
nüfus sayısı itibariyle
İstanbul şehrine yakın
nüfusu olan belli başlı
yabancı ülke şehirlerinin
kullandıkları havalimanları
sayısı ile İstanbul'un
kullanacağı havalimanı
sayısını mukayese etmek bu
konuda çok iyi bir fikir
verecektir. Bu amaçla Londra
ve New York şehirlerini
örnek olarak alıp bir
mukayese yapılabilir. |
Kent nüfusu
8.5 milyon ve çevresindeki
yerleşim yerleriyle metropol
nüfusu 14 milyon olan Londra'nın
çevresinde Heathrow, Gatwick,
Biggen Hill, Luton, Stansted ve
London City isimli 6 havalimanı
bulunmaktadır. |
Kent
nüfusu 9 milyon ve
çevresindeki yerleşim
yerleriyle metropol nüfusu
20 milyon olan New York
şehrinin kullandığı, JFK,
Newark Liberty, Laguardia ve
Stewart isimli 4 havalimanı
bulunmaktadır. |
TÜİK
verilerine göre, İstanbul’un
nüfusu 15 milyondan biraz
fazladır. Kayıt dışı nüfus ve
hızlı göçle bu sayının 18 milyon
civarında olduğu tahmin
edilmektedir.
İstanbul bölgesinde ihtiyaç
duyulacak havalimanı sayısının
ne kadar olması gerektiğini
tespit etmek için pragmatik bir
yaklaşımla, sadece birbirine
yakın nüfus sayısı olan New York
ve Londra ile İstanbul'u
mukayese etmek yeterli
olacaktır. |
Metropol
nüfusu 14 milyon olan
Londra'nın 6 havalimanı;
metropol nüfusu 20 milyon
olan New York'un 4
havalimanı bulunurken,
metropol nüfusu 18 milyon
olan İstanbul'un, derin
analizler yapılmadan bile,
basit bir matematik hesapla,
en az 3 havalimanına sahip
olması gerektiği ortaya
çıkmaktadır. |
4. Atatürk
Havalimanına geçmişte büyük
paralar harcanarak uçak bakım
tesisleri yapılmıştır. Bu
tesislerde sadece THY uçakları
değil, yabancı havayolu
uçaklarının da bakımları
yapılmakta ve bu hizmetlerin
karşılığında ülkeye önemli
miktarda döviz girdisi
sağlanmaktadır. Atatürk
Havalimanı, geçmişte kazanılmış
olan bu lojistik imkânlarıyla
uçakların bakım hizmetlerinde
kullanılmaya devam edilmesi ve
3'ncü Havalimanı'nın ise, bir
Hub (transit merkezi) olarak
uçuş ve operasyonel faaliyetlere
ağırlık verilerek kullanılması
en rasyonel bir uygulama olarak
görülmektedir. |
5.
Atatürk Havalimanında mevcut
lojistik bakım tesislerinin
ülkemize önemli miktarda
döviz kazandırmasına benzer
olarak, Yeşilköy civarında
bulunan oteller de transit
geçen yolcuların bu
otellerde konaklamasıyla
ülkemize önemli döviz
girdisi sağlanmaktadır.
Geçtiğimiz hafta içinde
Yeşilköy bölgesinde bulunan
62 otelin yönetim kurulu
başkanları ve genel
müdürlerinin katılımıyla,
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB)
tarafından düzenlenen
toplantıda konu bütün
yönleriyle ele alınmıştır.
Toplantıda, bu yöredeki
otellerin inşaatı için 4
milyar Dolar yatırım
yapıldığı, otel
hizmetlerinde 50.000 kişinin
çalıştığı, bu otellerde
kalan müşterilerin
yarısından fazlasının
Atatürk Havalimanı'na inen
uçakların transit yolcuları
olduğu, bunlardan ekonomiye
yılda 580 milyon Dolar
civarında katkı sağlandığı
hesaplanmıştır. Atatürk
Havalimanı kapatıldığı
takdirde hem büyük bir
ekonomik kayıp olacak hem de
o sektörde çalışan binlerce
kişi işlerini kaybedecektir. |
6.
Atatürk Havalimanı'nın
varlığının devam ettirilmesi
için en önemli gerekçelerden
biri de, bu havalimanının
gerektiğinde askeri
amaçlarla kullanılmasına
olan ihtiyaçtır. Atatürk
Havalimanı, batı bölgesinde
muhtemel bir hava harekâtı
için zamanında tahsis edilen
fonlarla meydanın askeri
bölümünde 13 adet uçak
sığınağı inşa edilmiştir.
Atatürk Havalimanı'nı
kullanan havayolu
uçaklarının zaman içinde
yoğunluğunun giderek
artmasıyla, meydanda gece
konaklayacak uçaklar için
park sahaları yetmeyince,
çare olarak askeri bölgedeki
bu sığınaklar yıkılmış ve bu
sahaya geniş park yerleri
yapılmıştır. Uçak
sığınaklarının yıkılması, bu
havalimanın askeri
ihtiyaçlarının ortadan
kalktığı şeklinde
düşünülmemelidir. Gelecek
yıllarda da bu havaalanının
askeri ihtiyaçlar için
kullanılabileceği; hatta
gerginlik zamanlarında bu
meydana konuşlanacak muharip
uçakların caydırıcı bir rol
oynayacağı dikkate alınarak
kapatılmaması ve uçuş
faaliyetleri için mutlaka
açık tutulması
gerekmektedir. |
7.
Yukarıdaki maddede Atatürk
Havalimanı'nın gelecekteki
askeri ihtiyaçlar için
mutlaka muhafaza edilmesi
gerektiği üzerinde
durulurken; Türk Hava
Kuvvetleri teşkilatının 1911
yılında kurulduğunu,
pilotlarımızın eğitimlerini
tamamlamalarını takiben,
1912 yılı Ocak ayında
Türkiye Cumhuriyeti tescilli
ilk uçağın Yeşilköy
meydanına getirildiği ve bu
meydanın havacılık
tarihimizin başlangıç
noktası olduğu ve bu açıdan
büyük bir tarihi değere
sahip olduğu
unutulmamalıdır. |
8. Sivil
uçak trafiğinin her yıl
giderek artması ve uçakların
sivil havacılık kuralları
gereği belli mesafe ve zaman
aralıklarıyla iniş kalkış
yapmaları zorunluluğu, bu
havalimanını kullanmak
ihtiyacı duyan özel iş
jetlerinin faaliyetlerine
son zamanlarda kısıtlılık
getirilmesini zorunlu
kılmıştır. Havacılık
konularında yayın yapan
www.kokpit.aero sitesinde
kısa süre önce çıkan bir
haberde, Atatürk
Havalimanı'nın yoğun hava
trafiği sebebiyle iş
jetlerinin uçuşlarını,
trafiğin yoğun olduğu sabah
ve akşam saatlerinde değil;
öğlen veya gecenin geç
saatlerinde planlamalarının
istendiği bilgisi yer
almıştır. Oysa iş jetleri de
normal şartlarda, iş
ilişkilerinin gereği olarak
sabah ve akşam saatlerini
kullanmak ihtiyacı
duymaktadırlar. Atatürk
Havalimanı kapatılmayıp
uçuşlara açık tutulduğunda,
sayıları giderek artan iş
jetleri de iniş kalkış
saatlerine getirilen bu
kısıtlamalardan kurtulmuş
olacaklardır. Yoğun uçak
trafiği 3'ncü Havalimanı'na
kayınca, İstanbul'un Avrupa
yakasındaki hastanelere acil
hasta taşıyan ambulans
uçakları ve ayrıca irtibat
ve eğitim amaçlı uçaklar ve
helikopterler, Atatürk
Havalimanı'nı her hangi bir
zaman kısıtlamasına
uğramadan günün her saatinde
kullanabilecektir. |
9.
Atatürk Havalimanı
kapatılmadığı takdirde,
3'ncü Havalimanı'nın bir
yedek meydanı olarak
kullanabilecektir. Kışın
bazı günlerinde 3'ncü
Havalimanının bulunduğu
Karadeniz sahil şeridi görüş
mesafesinin sıfıra indiği
yoğun bir sis tabakasıyla
kaplandığında; Florya,
Yeşilköy bölgesi açık
olabilmektedir. Meteoroloji
kayıtları incelendiğinde kış
aylarının hangi günlerinde
İstanbul'un kuzeyinin sisli,
güneyinin açık olduğu tespit
edilebilir. Böyle durumlarda
3'ncü havalimanına iniş
zorluğu çeken uçaklar,
uzaktaki yedek meydanlara
gitmek ihtiyacı duymadan,
hemen yakınındaki Atatürk
Havalimanı'na
yönlendirilebilecektir. |
10.
Günümüzde havacılık fuarları
giderek önem kazanmaktadır.
Eskiden dünyada havacılık
fuarları Paris Le Bourget ve
Londra yakınlarındaki
Farnborough havaalanlarında
düzenlenir ve bu fuarlar
uçakların ve havacılıkla
ilgili tüm sistem ve
ekipmanların tanıtıldığı ve
pazarlandığı fuarlar olarak
dünya havacılık sektörünün
buluşma merkezleri olurdu.
Son yıllarda Dubai ve
Singapor'da düzenlenen
havacılık fuarları da büyük
önem kazanmaya başlamıştır.
Türkiye'de son yıllarda
havacılık ve savunma sanayi
sektöründe kaydedilen büyük
gelişmelere bağlı olarak,
Türk markası taşıyan uçak,
helikopter, İHA, füzeler ve
diğer silah sistemlerinin
sergilenerek tanıtılıp
pazarlanması yolunda büyük
bir çaba içine girilmiştir.
Bu amaçla halen Atatürk
Havalimanı pistlerinin
batısında yer alan Genel
Havacılık parkına uçaklar
çekilerek tanıtımları bu
alanda yapılmaktadır. Ancak
bu saha küçüktür ve çok az
sayıda uçak park
edilebilmektedir. Eğer
Türkiye ileride Le Bourget,
Farnborough, Dubai ve
Singapor gibi havacılık
fuarları tertip etmek
isterse, işte Atatürk
Havalimanı bu iş için en
mükemmel bir fuar alanı
olacaktır. |
11.
Atatürk Havalimanı, Sabiha
Gökçen Havalimanı ve 3ncü
Havalimanı'nda ayni anda
devam edecek uçuş trafiği
esnasında, uçakların
alçalma, tırmanış,
iniş/kalkış koridorlarının
uçuş emniyeti açısından bir
sakınca teşkil edip
etmeyeceği konusunda
tecrübeli havayolu pilotları
ve yöneticileriyle istişare
edilmiş ve konunun
uzmanları, bölgedeki uçuş
trafiğinde hiç bir sorun
yaşanmayacağını ifade
etmişlerdir. Atatürk
Havalimanı'nda iniş ve
kalkışlar Kuzey istikametine
yapılıyorsa, 3'ncü
Havalimanı'nda da Kuzey
istikametine yapılacaktır.
Son yıllarda havacılık
sektöründe sadece uçaklarda
değil, meteorolojiden yer
hizmetlerine kadar bütün yan
hizmet dallarında müthiş
gelişmelerin yaşandığını
hepimiz yakından takip
ediyoruz. Sektör radarları,
yaklaşma ve kule radarları
ve uçakların sahip olduğu
tanıtma sistemleri ile
bölgedeki uçakların Atatürk
Havalimanı ile 3'ncü
Havalimanı arasında
emniyetle ayırımlarının
sağlanmasında bir sorunla
karşılaşılmayacaktır.
İstanbul'un üç havalimanı
için irtifa ayırımları, SID
(Standard Instrument
Departure) chartlarının
hazırlanması, radyo
frekanslarının düzenlenmesi,
alçalma ve yaklaşma
koridorlarının ve
chartlarının tamamlanıp
uygulanmasıyla İstanbul
kontrol sahasında yapılacak
uçuşlarda azami uçuş
emniyeti sağlanmış
olacaktır. |
Dünyanın
beş kıtası, kutupları ve her
noktası üzerinde uçan bütün
uçaklar, helikopterler ve
hatta yüksek irtifa
balonları, üzerlerinde
elektronik olarak
kendilerini tanıtan verici
cihazlar olduğu sürece,
anlık ve canlı olarak,
bilgisayarda, flightradar24
programı yüklenerek
izlenebilmektedir. Havayolu
uçaklarının uçuş numarası
yazıldığında, uçağın modeli
ve yaşı ile birlikte, park
yerinden itibaren rulesi,
piste giriş kalkış ve
tırmanışıyla, uçuş rotası
boyunca sürati, uçuş başı,
varyosu, irtifası, alçalışı
son yakalaşması, inişi ve
park yerine gidişi
izlenebilmektedir. |
İstanbul
bölgesinde 21 Haziran 2018
günü saat 18.07'de,
flightradar24 ekranından
çekilen görüntüler aşağıya
çıkarılmıştır. Ekranda,
Atatürk Havalimanı 05
pistine iniş için yaklaşan
uçaklar ile Sabiha Gökçen
Havalimanı'nın 06 pistine
yaklaşan uçaklar ve bu iki
hattın arasında, orta
hizalarında aksi
istikamette, iniş trafiğine
girmek için yaklaşan uçaklar
görülmektedir. |
Atatürk
Havalimanı 05 pisti ve
Sabiha Gökçen Havalimanı'nın
06 pisti istikametlerindeki
iniş / kalkış hatları
arasında 13 deniz mili
mesafe bulunmaktadır. Bu iki
hattın orta hizalarından
iniş paterninde sıraya
girmek için aksi yönden
yaklaşan uçaklarla, inişe
yaklaşan uçaklar arasında
yaklaşık 6,5 deniz mili
mesafe bulunmaktadır ve bu
mesafeler emniyet kriterleri
dahilindedir. Diğer
taraftan, Atatürk Havalimanı
ile 3'ncü Havalimanı
arasında yaklaşık 20 deniz
mili mesafe bulunmaktadır ve
bu mesafeler arasındaki hava
trafiği, Hava Trafik Kontrol
Merkezi'nin tecrübeli
kontrolörleri tarafından
emniyetle düzenlenip
yönetilebilecektir. |
12.
Atatürk Havalimanı'nın
kapatılmasının ne kadar
yanlış bir karar olacağı,
sadece aşağıdaki
flightradar24 görüntüsüne
bakmak suretiyle
anlaşılabilir. 23 Haziran
2018 Cumartesi günü, saat
11.52'de çekilen bu görüntü,
o anda Avrupa semalarındaki
uçak trafiğini canlı olarak
göstermektedir. Yeni çekilen
bu görüntüler acaba bundan
30-40 yıl önce nasıldı ve
bundan 30-40 yıl sonra nasıl
olacaktır? Bundan 30-40 yıl
önce Atatürk Havalimanı'na
kaç uçak inip kalkıyordu ve
bundan 30-40 yıl sonra 3'ncü
Havalimanı ile birlikte
acaba kaç uçak inip
kalkacaktır? İstatistiki
verilere dayanan bir
projeksiyonla bu rakamlar
analiz edilip
değerlendirildiğinde, bundan
30-40 yıl sonra İstanbul
bölgesinde üç havalimanın da
yetmeyeceği ve belki de,
aynen Londra ve New York
şehirlerinde olduğu gibi
İstanbul için de, dört veya
beş havalimanına ihtiyaç
duyulacağı ortaya
çıkacaktır. |
Diğer
taraftan, 3'ncü
Havalimanı'na konulacak isim
henüz tespit edilmemiştir.
Dünyanın en büyük
havalimanlarından biri
olarak inşa edilen 3'ncü
Havalimanı'na verilecek en
doğru isim, silah
arkadaşlarıyla beraber
Cumhuriyetimizin kurucusu
olan Atatürk ismidir.
Dünya'nın en büyük ve en
güzel şehirlerinden biri
olan İstanbul'a da ancak
Atatürk isminin verildiği
dev bir havalimanı yakışır. |
Sonuç
olarak, Atatürk
Havalimanı'nın kapatılıp
yerine Millet Bahçesi
yapılması gibi yanlış bir
uygulamaya düşülmemelidir.
Atatürk Havalimanı uçuşlara
kapatılırsa, bu sadece
İstanbul halkı için değil,
bütün Türk havacılığı için
geri dönülmesi imkânsız
büyük bir hata ve yerine
getirilemeyecek büyük bir
kayıp olacaktır. |
|