Ben Kimim

 
 
 
HAVACILIK VERTİGOSU
(DİSORYANTASYON)
 

Disoryantasyon (Spatial Disorientation-SD) pilotların uçuş yaşamlarında birçok kez karşılaştığı bir durumdur. Havada uçuş için gerekli görsel referanslar olmadığında meydana gelir ve pilotun iç kulaktaki vestibüler denge sisteminin zafiyeti sonucu ortaya çıkar. Uçuş saatiyle ilgili olmayıp her yaş ve tecrübedeki pilot için var olan ve düzeltici işlemler uygulanmazsa can kaybına yol açacak bir tehdittir. SD kazaları genel havacılık kazalarında %10′luk bir yer tutmaktadır. Ancak bu kazaların %90′ı ölümle sonuçlanmaktadır. Denge ve oryantasyon fizyolojisini iyi bilmek yoluyla SD’nin ve kayıpların önlenmesi mümkündür.

Oryantasyon (Yönelim):

Oryantasyon, hareketli veya sabit dururken vücut pozisyon algısını sağlayan doğal yeteneğimizdir. Yeryüzündeki oryantasyonumuz, 1) Görsel, 2) Vestibüler (iç kulak denge organı), 3) Derin-duyu (eklemler, tendonlar, kaslar, deri altında bulunan reseptörler) sistemlerinden gelen duyusal bilgilerin etkili olarak algılanması, bütünleştirilmesi ve yorumlanması ile sağlanır. Denge organlarının oryantasyonu sağlamadaki oranları; gözler %80, vestibüler sistem %15 ve derin duyu sistemi %5′dir

Disoryantasyon (SD) : (Loss of Spatial Orientation: LSO)

İnsanoğlu uçmak için değil, yeryüzünde yaşamak için dizayn edilmiş bir varlıktır. Uçuş ortamında 3 düzlemde hareket söz konusudur; yerde yaşamaya alışmış insan denge sistemine ters ve alışılmadık gelen bu tip hareket algıları oryantasyonu zorlaştırır. Özellikle denge sistemlerinden gelen bilgiler arasında oluşabilecek bir karışıklık, duyusal uyumsuzluğa yol açarak bizi disoryantasyon’a götürür. Eğer görsel referanslar varsa SD daha az, yok veya yetersizse SD daha çoktur. Görsel referanslar yerde ve havada oryantasyonu muhafaza etmek için en önemli duyusal bilgileri sağlar. Tecrübeli uçucular hatta kuşlar bile görsel referanslardan yoksun kalırlarsa (sis, bulut vb.) emniyetli uçamazlar. Sadece yarasaların görüşsüz olarak (işitsel eko sistemine dayanan) uçuş yetenekleri vardır.

SD, pilotun dünya yüzeyine göre pozisyonunu denge organlarıyla tam ve bilinçli olarak belirleyemediği bir yetersizlik durumudur. Pilotlar disoryantasyonun bütün şekillerini VERTİGO olarak adlandırırlar. Vertigo bir çeşit halüsinasyon yaşantısıdır; kişi döndüğünü, hareket ettiğini, dik durmadığını vs. sanır. Tipik bir baş dönmesinden farklı bir şeydir. Nörolojik, enfeksiyöz, vasovagal, metabolik, toksik nedenleri olabilir; yerçekimsizliğe bağlı olarak uzay çalışmalarında da görülebilir. Havacılık vertigosu, iç kulak denge organının (vestibül) yanılgılarına bağlı ortaya çıkan bir ilüzyondur.

DİSORYANTASYON NASIL ÖNLENMELİDİR?

1. SD’nin önemli, sinsi ve bağışıklığı olmayan bir tehdit olduğu unutulmamalıdır.
2. Pilotlar uçuşta kişisel-fizyolojik limitlerinin farkında olmalıdırlar.
3. Gece veya düşük görüş şartlarında uçarken alet uçuşuna devam edilmelidir.

4. Sınırlı görüş şartları altında kötüye giden hava tuzağına düşme ihtimali varsa, görerek (VFR) uçuş için ısrar edilmemelidir.

5. Hiçbir pilot alet uçuşu (IFR) gereken şartlarda aletsiz uçmayı denememelidir.

Uçuş esnasında vestibüler yanılgılardan biri yaşanırsa duyusal bilgiler önemsenmemeli, çapraz kontrol daha sık yapılmalı, telaşa kapılmayıp sakin olunmalı, yumuşak kumanda kullanılmalı, sert baş hareketleri yapılmamalı, aletlere konsantre olmalı ve onlara güvenilmelidir. Uçuş aletleri doğru okunmalı ve düzeltici kumanda verilmelidir. Çünkü görsel bir referans olmadıkça iç kulak pilota yanlış pozisyon bilgisi verir ve derin duyu sistemi de bu yanlış bilgileri destekler. Buluta girdikten sonra alet uçuşuna geçilmediyse 20 sn’den daha kısa bir sürede oryantasyon kaybı ile karşılaşılabilinir. Bu durumda pilot SD ile mücadelede kendi kendine telkin usulünü denemeli, duyularından gelen yanlış bilgileri alet bilgileriyle yenmeye çalışmalıdır. SD devam ediyorsa kumandayı diğer uçucuya devretmekte gecikmemelidir.

IFR hava şartlarında yapılacak uçuş öncesi brifinglerde SD konusuna değinilmesi ve usullerin gözden geçirilmesi, uçucuları zihnen konuyla ilgili hazırlıklı hale getirecektir. Uçuş sonrası yapılan dibrifinglerde havada yaşanılan SD olaylarının diğer uçucularla paylaşılması, genç ve tecrübesiz uçucuların ilerdeki uçuşlarına katkıda bulunacaktır.

Hazırlayan: Serkan Şener (Em.Hv.Pl.Bnb. Eskişehir Anadolu Üni. SHYO Öğretmen Pilot)

www.hvkd.org