Gürültü,
en kısa
tanımıyla
istenmeyen ve
rahatsızlık
verici
seslerdir.
Rahatsızlığı
belirleyen
unsurlar ise,
sesin şiddeti,
frekansı ve
süresidir. 80-90
dB ve üzeri
şiddetteki
sesler, süreyle
orantılı biçimde
kulaklara
fiziksel ve
fizyolojik
olarak zarar
verir. Bina
camlarını bile
kıran çok
şiddetli,
patlayıcı ve
darbeli seslerde
akustik
travmalar ve
kulak zarı
yırtılmaları
olabilir;
yıllarca süren
kronik gürültü
ise işitme
kayıplarıyla
sonuçlanır.
Gürültü zihinsel
işlevleri ve
psikolojiyi de
bozabilir ve bu
bozulma düşük
şiddetteki
seslerle bile
oluşabilir. |
Gürültünün
zararları:
Çağdaş yaşamda
ulaşım, ticaret,
endüstri,
teknoloji ve
eğlence
sektörleri yaşam
kalitemizi
yükseltmekte,
ama sağlığı
bozan
gürültüleri de
beraberinde
getirmektedir.
Gürültünün insan
sağlığı
üzerindeki
olumsuz etkileri
3 başlık altında
özetlenebilir: |
◾1. İşitme
organına
etkileri: Fizik
ve fizyolojik
bozukluklar için
sınır 85 dB’dir.
130-140 dB
şiddetindeki
gürültüler
akustik travma
yaratır; kulak
ağrısı, kulak
zarı yırtılması,
çınlama, iç
kulak sinirsel
tip kalıcı
işitme kaybı
yapar. |
◾2. Fizyolojik ve
tıbbi etkiler:
Çarpıntı, kan
basıncı yükselmesi,
göz kırpma artışı,
metabolizma ve
hormon dengesi
bozulmaları, mide
salgısı azalması,
ülser, kas
gerginliği, damar
büzülmesi, baş
ağrısı, migren,
yorgunluk. Mutlaka
yasaklanması gereken
gürültü sınırı 150
dB ve üstüdür.
Vestibülün
etkilenmesi denge
bozukluğu, bulantı
ve kusma
yaratabilir. |
◾3. Zihinsel ve
psikolojik
bozukluklar:
Gürültünün
korku, stres,
dikkatsizlik,
bellek ve algı
kusurları,
unutkanlık,
konsantrasyon
bozukluğu,
uykusuzluk,
yorgunluk,
hoşgörü kaybı,
agresyon,
iritabilite,
işgücü ve verim
azalması, hata
artışı ve
kazalara yol
açtığı konusunda
fikir birliği
vardır.
Gürültünün,
okuduğunu
anlama, dil
öğrenme, cevap
süresi, problem
çözme ve
matematik
beceriler gibi
işlevler üzerine
olan olumsuz
etkileri birçok
araştırmanın
ortak
sonuçlarıdır. |
◾4. İletişim
bozuklukları:
Havacılıkta ekibin
kokpitte
birbirleriyle, diğer
uçaklarla ve yer
merkezleriyle
iletişimi gürültü
nedeniyle ileri
derecede
bozulabilir; harici
seslerin konuşma
veya sinyalleri
maskelemesi
nedeniyle hiç
anlaşamama veya
yanlış anlaşmaya
bağlı kazalar bile
olabilir. |
Havacılıkta
Gürültü:
Havacılıktaki
gürültünün
başlıca
kaynakları,
uçağın
motorlarından,
basınçlama,
havalandırma ve
hidrolik
sistemlerinden
gelen sesler;
hız arttıkça
uçak gövdesi ile
havanın
sürtünmesinden
kaynaklanan
sesler;
aprondaki diğer
araçların,
jeneratörlerin
çıkardığı sesler
ve kokpitte
radyo-telefon
gibi araçların
sesleridir. En
yoğun gürültü
problemi yüksek
performanslı
savaş uçakları
ile pervaneli
uçaklarda ve
helikopterlerde
görülür. Çevrede
yarattıkları
gürültü,
uçakların
kalkış, iniş,
alçak uçuş ve
(askeri
havacılıkta)
atış görevleri
sırasında ortaya
çıkar; uçağın
tipine ve
mesafeye göre
değişmekle
birlikte 120-160
dB, sivil
havacılıkta 70
dB civarıdır. |
Gürültüden
korunma, önlem ve
öneriler:
Gürültü ve vibrasyon
bağlamında
havacılığın en
talihsiz grubu olan
helikopter
ekiplerinin yıllar
içinde işitme
kayıplarına uğrama
olasılıkları
yüksektir. Bireysel
planda doğru tutum,
kulak tıkaçları ve
koruyucu teçhizat
kullanmaları,
radyo-telefon
kulaklıklarının ses
volümlerini
azaltmalarıdır. |
Dinamik sistemlerin
yarattığı hızlı,
periyodik veya
aperiyodik
hareketlerin
yarattığı
titreşimler
vibrasyon olarak
isimlendirilir. Bu
titreşimler,
üzerinde veya içinde
bulunulan aracın
tabanından veya
oturma parçalarından
vücuda
yayılabileceği gibi,
kuvvetli ses
dalgaları biçiminde
hava yoluyla da
gelebilir.
Havacılıkta
vibrasyonun
kaynakları, uçak
motorundan, hava
basınçlı aletlerden
ve jeneratörden
gelen
titreşimlerdir.
Ayrıca akseleratif
hareketler ve
türbulans da
vibrasyon yaratır. |
Vibrasyonun
vücuda etkileri:
120 dB üstü ve
yüksek
yoğunluklu
sesler dokularda
vibrasyon
yaratır. 1,5-2
Hz düzeyinde
düşük amplitüdlü
kaba vibrasyonda
bile alet okuma,
gösterge izleme,
motor aktivite
ve kumanda
vermede zorluk
ve hata artışı
görülmüştür.
Gözlerde
hareketin tersi
yönünde telafi
edici göz
hareketleri
oluşmakta;
vibrasyon
arttıkça
bulantı, baş
dönmesi, kulak
çınlaması, cilt
yanması, salya
artışı, terleme,
baş-boğaz ağrısı
ve göğüste
basınç-tıkanma
hissi ortaya
çıkmaktadır.
30-40 Hz
düzeyinde, göz
kürelerinin
rezonansa
uğraması
nedeniyle görsel
odaklanma
imkânsızlaşır.
Uzun süreli ve
şiddetli
vibrasyon, sırt
ağrıları,
boğulma hissi,
nefes darlığı,hiperventilasyon
yaratır.
Helikopter
pilotlarında
vibrasyona bağlı
sırt ağrıları
oldukça
yaygındır.
Kronik vibrasyon
eklemlerde
sertleşme de
yapabilir.
Vibrasyonun
sonuçlarından
birisi de,
ellerdeki kan
akımının
azalması, renk
solması ve
ağrıdır:
Vibratory-Induced
White Finger
Syndrome. |
Vibrasyondan
korunma:
Gürültü ve
vibrasyondan
etkilenenler sadece
pilotlar ve uçuş
ekipleri değildir.
Yer ekipleri,
havaalanı idari
personeli, kule
görevlileri,
yolcular ve
havaalanı
yakınlarında ikamet
eden insanlar da
gürültü ve
vibrasyona çeşitli
derecede maruz
kalabilirler. |
Vibrasyondan korunma
büyük ölçüde teknik
bir konudur. Uçak
motorlarının
sofistikasyonu,
vibrasyonu vücuda
ileten zemin ve
koltuk oturma
parçalarının
titreşim emici
özelliklere sahip
olması gerekir. Hava
yoluyla gelen
gürültüye bağlı
vibroakustik
enerjiden korunmak
için de yalıtım
araçları faydalı
olur. |
Hazırlayan:
Prof.
Dr.
Muzaffer
Çetingüç |
www.hvtd.org |
|
|