Ben Kimim

 
 
 
 

c. Türk Delege Heyeti Başkanının Genel Bildirisi:

Lozan Konferansı'na katılacak Türk Delege Heyeti 8 Kasım 1922 günü doğu ekspresiyle İstanbul'dan hareket etmiş ve 11 Kasım 1922 akşamı Lozan'a varmıştı. Delege Heyeti şöyleydi.

Lozan Türk Delege Heyetinin İsim Listesi

Baş Murahhas

İsmet Paşa (İNÖNÜ)

Murahhaslar

Rıza Nur Bey

Hasan Bey (SAKA)

Müşavirler

Münir Bey (ERTEGÜN)

Muhtar Bey (ÇİLLİ)

Veli Bey (SALTIK)

Zülfü Bey (TİGREL)

Zekai Bey (AYAYDIN)

Celal Bey (BAYAR)

Şefik Bey (BAŞMAN)

Şeniyettin Bey (BAŞAK)

Şevket Bey (DOĞRUKER)

Tevfik Bey (BIYIKLIOĞLU)

Tahir Bey (TANER)

Nusret Bey (METYA)

Hikmet Bey (BAYUR)

Zühtü Bey (İNHAN)

Fuat Bey (AĞRALI)

Mustafa Şeref Bey (ÖZKAN)

Şükrü Bey (KAYA)

Hamit Bey (HASANCAN)

Cavit Bey

Hayım Naum Bey

Baha Bey

Matbuat Müşavirleri

Ruşen Eşref Bey (ÜNAYDIN)

Yahya Kemal Bey (BAYATLI)

Umumi Katip Ve Müşavir Tercüman Katipler

Reşit Saffet Bey (ATABİNEN)

Hüseyin Bey (PEKTAŞ)

Ali Bey (TÜRKGELDİ)

Mehmet Ali Bey (BALİN)

Cevat Bey (AÇIKALIN)

Celal Hazım Bey (ARAR)

Saffer Bey (ŞAV)

Süleyman Saip Bey (KIRAN)

Rıfat Bey

Doktor Nihat Reşat (BELGER)

Türk Delege Heyeti Başkanı, Lozan yolculuğu sırasında heyet mensuplarına ilk Başkanlık Genel Bildirisini 11 Kasım 1922'de tebliğ etmişti. Bir askeri karargâh titizlik ve disiplini telkin eden bu bildiri, konferansın devam ettiği sürece heyet mensuplarının çalışma ve davranışlarını düzenleyen bir devamlı talimat niteliğindedir. Bu talimattaki öğüt, tavsiye ve direktifler bu gibi önemli konferanslara katılacak heyetler için yapılaması gereken aydınlatma ve uyarmalara güzel bir örnektir:

"Başkanlık Genel Bildirisi"

"1. Başkanlığı ile şeref duyduğum heyetimiz sayın mensuplarına yabancı memlekette samimi bir elbirliğiyle, fakat sıkı bir düzen içinde çalışmaların başarı dayanağı olduğunu ifade ederek, çalışma tarzı hakkındaki görüşlerimi aşağıda sunuyorum:

En genç kâtip arkadaştan en yaşlımıza kadar herkesin, delege heyetinin başarısı yalnız kendi yetenek ve çabasına bağlıymış kanısı ile ilgisiyle çalışması başlıca önem taşır.

2. Memleketin, en büyük davasını emanet eylediği arkadaşlarımın, yabancı memleketteki davranışlarıyla da seçkinlik göstereceklerinden şüphem yoktur. Bu noktayı söyleyişim, özel hayata hiç bir suretle karışmak zihnimizden geçtiği için değil, delege heyeti içinde bulunanların özel hayatlarının dahi resmi çalışmaları yararlı veya zararlı olarak etkileyebileceğinden ve bu sebeple resmi görevi ilgilendirebileceğinden dolayıdır.

3. Gizlilik kesin olarak gerekir. Hizmetimizde bulunan uşaktan başlayarak bütün çevremizin casuslarla çevrili olabileceğini bir an unutmamalıyız. İçimizde, görevini ilgilendiren maddelerin, yayılması önem taşımayan tek kimse yoktur. Delege heyetinin en gizli tutmak istediği bir esas, genç bir kâtip arkadaşını, elinden düşüreceği bir kayıtla veya yemek yerken arkadaştan esirgenmeyecek birkaç kelime ile yayılabilir. Kesin kural olarak, çalışma daireleri dışında görevden konuşmak yasaktır ve herkes diğeriyle zorunlu olarak görevle ilgili konuşma yaparken çevresinin emniyette olduğuna dikkat etmeye alışmalıdır.

4. Delege heyetinin hayatı, genel olarak toplu ve tahmin olunduğuna göre iki üç otelde geçecektir. Çalışma saatleri vakit vakit tarafımdan tayin olunacaktır. Ancak amirler maiyetlerinin çalışma saatlerini çoğaltabilirler. İstenilen işin sonuçlandırılması için gece ve gündüz aralıksız çalışmak genel olarak esastır. Ve tereddütsüz istenecektir.

5. Şehir dışında seyahat ve ikamet izni, bütün heyet mensupları için, yalnız Delege Heyeti Başkanı tarafından verilebilir.

6. Delege Genel Heyeti görev bölümü bakımından dairelere ayrılmıştır. Üç delege, Delege Heyetini teşkil ederler. Diğer teşkilat, Delege Heyeti Başkanına bağlı olmak üzere, aşağıda yazılmıştır.

I nci Daire - Yazı İşleri Heyeti: Genel kâtibin emri altındadır. Genel olarak konferansın yazı işlemlerini idare eder. Bu işlemler; evrak, yazı işleri, tercüme, zabıt ve haberleşmelerin konferans çevresinde ulaştırılması işleridir. Genel kâtibin her daire ile irtibatta bulunmaya hakkı vardır. Gerek delege heyeti içinden ve gerek dışardan Delege Heyeti Başkanlığına gelecek bütün evrak birinci daireye verilir. Gece ve gündüz Yazı İşleri Heyetine gelen evrakın geliş zamanı tarih ve saatiyle tespit olunacaktır.

II nci Daire - Dışişleri: Dışişleri Hukuk Müşaviriyle Siyasi İşler Müdüründen kurulmuştur. Şifre ve memleketle haberleşme, kurye işlemleri de bu daireye aittir.

III ncü Daire - Müşavere heyeti: Mali, iktisadi ve bayındırlık müşavirleri,

IV ncü Daire - Müşavere heyeti: Hukuki ve siyasi müşavirler,

V nci Daire - Müşavere heyeti: Savunma - kara ve deniz- müşavirleri,

Sayın müşavirlerin uzmanlıkları, devletin genel sorunları ile bağlantılı olduğundan, kendilerinin yalnız bir uzmanlık dalında gösterilmeleri ancak teknik sorunların hazırlanmasını kolaylaştırmak içindir.

Delege Heyetinin, Müşavere heyetleriyle beraber devamlı olarak ve duruma göre kısmi veya genel toplantılar yapması tabiidir. Her Müşavere heyetinden bir üyenin delege heyeti ile temasta bulunmaya arkadaşları tarafından memur edilmesini rica ederim. Bu irtibat üyelerinin görevi Müşavere Heyetlerine, Delege Heyetinin istek ve tebliğlerini ivedilikle duyurabilmektir.

VI ncı Daire - Basın: Müderris Yahya Kemal Beyle Ruşen Eşref Beyden kurulmuştur. Bu Daire Delege Heyetinin görüşlerini basında yaymak ve basının müracaatlarını karşılamakla görevlidir. Altıncı Dairenin diğer bir görevi, Delege Heyetine her gün haber alma özetleri hazırlamaktır. Genel heyeti teşkil eden arkadaşlardan her biri her gün belli bir iki gazete okuyarak kısa bir özetini basın idaresine verecektir. Kime hangi gazete verileceğini ayrıca tayin edeceğim. Bu konuda altıncı daireden teklif beklerim. Gazete kupürlerinin bir deftere yapıştırılması pratik bir usuldür. Altıncı Dairenin önemli bir görevi de Delege Heyeti konferans salonuna gitmeden önce, bir gün önceki özetlerden ve son olaylardan bilgi vermektir. Haber alma bakımından bütün heyet mensupları gayret ve himmet göstermekle ödevlidirler.

VII nci Daire- Koruma: Bu dairenin amiri Atıf Beydir. Baş Delege Dairesiyle bütün büroların koruma ve emniyetine nezaret ederler. Aslında her kâğıdın ve her işin sorumlu olan birinci muhafızı, o kâğıdın ve o işin sahibidir. Yedinci Dairenin koruma görevleri genel tedbirlerle ilgilidir. Hiç bir dairenin masa üzerinde yazılı veya yazısız kâğıt bırakmaması esastır. Masa başında çalışan kimse ayrıldıktan sonra meydanda kâğıt görülmemelidir. Bu konuda önemle ısrar ederim. Lüzumsuz yazılı kâğıtlar yakılarak yok edilir. Çalışma odalarına delege heyetinden başka kimse kabul olunamaz.

VIII nci Daire - Mutemet: Doğrudan doğruya Başkana bağlı olarak mali durum ve harcamalarla ilgili sorunlar için her gün Başkanla direkt olarak irtibatta bulunur. Genel olarak avans üzerine ödeme yoktur.

Heyetin tertip edildiği kuruluş yukarıdadır. Daireleri, numaralarıyla söylemeye alışmalıdır.

7. Konferansın damgalı kâğıtları üzerine özel haberleşmeler yapılamaz.

8. Delege Heyetimiz adına basına ve diğer makamlara beyanat yalnız Baş Delege tarafından yapılır. Heyetimizin bütün mensupları beyanatta bulunmaktan dikkatle sakınacaklardır. Basın idaresinin talimatımıza dayanan yayınlarının, başlıca genel kâtip ve dışişleri dairesi tarafından izlenmesi gerekir, bundan başka sayın müşavirler de sakıncalı yayınlar ve yaymalar fark ederlerse hemen duyurmalıdırlar. Duruma göre heyet mensuplarından bazıları belli sorunlar üzerine açıklamada ve beyanlarda bulunmaya ancak, Delege Heyeti Başkanı tarafından görevlendirilebilirler. Bir görev için, Delege Heyetinin bir yerde bulunması üç delege ile genel kâtip ve dışişleri dairesinden bir müşavirin ve yedinci daireden bir veya iki memurun beraber bulunması demektir. Delege heyetinin beraberinde sayın müşavirlerin dahi bulunması gerektiği zaman onların sayı ve adları önceden bildirilir.

 9. Delege Heyetinin ikamet edeceği yerde çalışma daireleriyle birinci, ikinci, yedinci, sekizinci ve mümkün oldukça altıncı dairelerin bulunması zorunludur."

Başkanlığın bu talimatıyla heyet mensuplarına gizlilik, dikkat, emniyet, görev bölük ve düzeni konularında direktifler verilmekle ve özellikle günlük çalışma süresi bakımından kendilerinden feragat ve fedakarlık istenmekteydi.

İsmet Paşa Ve Türk delegeler

 

d. Lozan antlaşmasının imzalanması:

21 Kasım 1922'de başlayan Lozan Konferansı, zaman zaman kesintiye uğraması nedeniyle sekiz ay sürmüş ve antlaşma 24 Temmuz 1923'de imzalanmıştı.

Lozan Antlaşmasının İmza Töreni

Tören, Rumini sarayının büyük salonunda yapıldı. İlk imza şerefi İsmet Paşa'ya verildi. İsmet Paşa 24 Temmuz 1923 saat 15.09'de antlaşmayı ve antlaşma ile ilgili ek, sözleşme, protokol ve beyannameleri imzaladı. İsmet Paşamdan sonra Rıza (NUR) ve Hasan (SAKA) Beyler de imza ettiler. Daha sonra sıra ile İngiliz, Fransız, İtalyan, Japon ve Yunan delegeleri imzalarını koydular. Diğer delegeler yalnız kendi devletlerini ilgilendiren sözleşme ve protokolleri imzaladılar. Tören 45 dakika sürdü ve İsviçre Konfederasyon Başkanı Monsieur Scheurer'in güzel bir söyleviyle sona erdi. Konfederasyon Başkanı söylevinin bir yerinde, Türkler için: "Bugün, uzun yıllarca süren kahramanca mücadelelerden sonra silahlarını bırakıyorlar. Dileriz ki, yaralarını sardıktan ve barış yolunda çalışmalarına başladıktan sonra, vaktiyle insanlık üzerine bol bol dağıttıkları iyiliklerden tekrar yararlanırız" demiş ve sonunda da: "İsterim ki, bugün, milletler için devamlı bir kurtuluş ve mutluluk kaynağı olsun" sözleriyle söylevini bitirmişti.

İngiliz heyeti barış şerefine 24 Temmuz 1922 akşamı Beau Rivage otelinde bir çay ziyafeti vermişti. İsmet Paşa bu ziyafetten geç vakit oteline döndüğü zaman, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı ve Başkomutan Mareşal Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın şu tarihi telgrafı ile karşılaşmıştı.

"Millet ve Hükümetin yüksek şahıslarına verdiği yeni görevi başarı ile tamamladınız. Memlekete bir silsile yararlı hizmetten ibaret olan ömrünüzü bu kez de tarihi bir başarı ile süslediniz. Uzun mücadelelerden sonra vatanımızın barış ve bağımsızlığa kavuştuğu bugünde parlak hizmetiniz dolayısıyla yüksek şahsınızı, sayın arkadaşlarımız Rıza (NUR) ve Hasan (SAKA) Beyleri ve çalışmalarınızda size yardım eden bütün delege heyetini teşekkürle tebrik ederim."

Lozan barış antlaşması 24 Temmuz 1923 günü saat 17.00'de birçok büyük şehirlerimizde 101'er atım top atışıyla kutlanmıştı.