Ben Kimim

 
 
 

UÇUŞ EĞİTİM SİMÜLATÖRÜNÜN İCADI

 

1. GİRİŞ:

Milyonlarca dolarlık bir endüstrinin üretimi olan simülatörleri, günümüzde hemen hemen bütün ülkeler, sivil ve askeri havacılıkta pilotların uçuş eğitimi için kullanmaktadır. Simülatörler sadece havacılık ile sınırlı değildir. Diğer dallarda, örneğin; gemiler, kara taşıt araçları başta olmak üzere pek çok alanda askeri ve sivil amaçlı simülatörler vardır.

2. HAVACILIĞIN İLK YILLARI:

Orville Wright (1871–1948) ve Wilbur Wright (1867–1912) kardeşlerin 17 Aralık 1903’de Kuzey Carolina/Kitty Hawk’da “uçan makine” adını verdikleri motorlu uçakla ilk uçuşu gerçekleştirdikten sonra takip eden yıllarda havacılıkta büyük bir gelişme gerçekleşmişti.

Havacılığın gelişmesine paralel olarak pilotlar için yapay uçuş eğitim araçlarına gereksinim duyulmaktaydı. İlk yapay uçuş simülatörü 1910 yılında yayınlanan Antoinette kataloğunda yer almıştır. Aşağıda yer alan fotoğraf ilk yapay uçuş eğitim simülatörüdür.

Fotoğraf: Brief History of Flight Simulation

Resimde görüldüğü gibi, sistem bir tahta fıçının ortasından kesilmesiyle elde edilen iki yarım parçanın ters olarak yerleştirilmesinden ibaretti. Sistemde yardımcı olarak iki kişi bulunuyordu. Kişilerden biri uçağın pitch (Uçağın burnunun aşağı veya yukarı hareketi) hareketini, diğeri uçağın roll (Uçağın kanatlarının aşağı yukarı hareketi) hareketini canlandırıyorlardı. Sistemin üstünde oturan pilot uçağın iki kişinin gerçekleştirdiği pitch ve roll hareketini sistemin ön kısmında bulunan tahta referans çubuğunu ufuk hattıyla eşleştirerek uçağın yere göre normal konumda olmasını sağlıyordu.

3. LINK UÇUŞ EĞİTİM SİMÜLATÖRÜ:

İnsanlar doğuştan iç kulakta bulunan bir denge organına sahiptir. Örneğin bir kişi, karanlık bir yolda yürürken iç kulakta bulunan bu organ vasıtasıyla yolun iniş ve çıkışlarını yerçekimi hissiyle algılar. Uçuş esnasında bir pilot iyi havalarda ufuk hattını referans olarak aldığı için uçuş esnasında irtifa kaybını veya tırmanışı algılar. Ancak, yağmur, sis, kar ve karanlık gibi nedenlerle görüşün kısıtlı veya hiç olmadığı durumlarda, iç kulakta bulunan denge organında algılama hissi kaybolduğu için yanılgıya sebep olur. Uçaktaki küçük tırmanışlar veya irtifa kaybı ve dönüşlerde pilot bu sapmaları algılayamaz. Uçaktaki bu değişimler giderek artar ve uçak anormal durumda uçmaya başlar, sonunda kaza kaçınılmaz olur. (Bu konuda detaylı bilgi için tıklayın)

Edwin Link, olumsuz hava koşullarında sağlıklı bir uçuş için kokpitte bulunan göstergelerin referans olarak alınabileceğini böylece pusulanının döndüğünü, hava hızının arttığını veya azaldığını, durum cayrosunun (Suni ufuk) izlenerek uçağın durumunun takip edilebileceğini ve kazaların önlenebileceğini düşündü, bu düşünceden yola çıkarak çalışmalarına başladı.

Edwin Link
Fotoğraf: Wikipedia

Amerikalı mucit Edwin Link 26 Temmuz 1904'de Indiana Eyaleti Huntington'da doğdu. 1920'li yılların sonlarında, org ve piyano üreten babasının yanında çalışırken uçuş eğitimi aldı. Ülkenin ekonomik durumu nedeniyle almış olduğu uçuş eğitimi bütçesini oldukça zorlamıştı. Edwin Link yerde öğretmen gözetiminde temel uçuşu öğrenmenin çok ekonomik olacağını, böylece pahalı uçuş eğitiminin maliyetini düşürebileceğini düşünmüştü. Babasının yanında çalışırken öğrenmiş olduğu basınçlı hava ve org parçalarını kullanarak ilk uçuş simülatörünü meydana getirdi.

Edwin Link, 1927 - 1929 yıllarında babasına ait org ve piyano üretiminin yapıldığı binanın bodrum katında uçuş simülatörü için çalışmalarını sürdürmüştü. Bu uçuş simülatöründe uçak modelinin ve kokpitte bulunan göstergelerin çalışmasını sağlamak için vakum sağlamak amacıyla org imalatından edindiği deneyimle uygun basınçta hava kullanmıştı. Bu icadının patentini 1930 yılında faydalı uçuş eğitim yardımcısı ve yeni, kârlı eğlence aracı olarak aldı ve buluşunu tescil ettirdi.

Yapmış olduğu simülatör sabit bir tabanın üzerinde yer alan uçak modeli ve kokpitte temel uçuş göstergeleri panelinden ibaretti. Simülatörde; kokpitte yaw hareketi için (Uçak gövdesinin sağa-sola hareket etmesi) dikey stabilizeye kumanda eden pedallar, pitch ve roll hareketleri için kontrol levyesi ve sürat göstergesi, altimetre, varyometre, dönüş-kayış müşiri, pusula gibi temel uçuş göstergeleri bulunmaktaydı.  Sistemin çalışması elektrikle çalışan emme pompası ve karmaşık vanalardan oluşmuştu. (Uçak durum göstergeleri ile ilgili detaylı bilgi için tıklayın.)

Fotoğraf: Canadian Museum of Flight

Öğrenci pilot kokpitte yerini aldıktan sonra menteşeli kapak kapatılıyor ve dışarıyla olan görüşü engelleniyordu. Simülatörde model uçak 360 derece  dönebiliyor (Yaw hareketi), pitch (Tırmanış-Dalış) ve roll (Kanadın aşağı-yukarı hareketi) hareketlerinde ufka göre +/- 10 derece tırmanış-dalış ve yatış yapabiliyordu.

Öğretmen pilotun masasında harita ve haritanın üzerinde cam, camın üzerinde öğrenci pilotun uçuşunu cam üzerinde hareketli ve kırmızı renkli boya ile çizen üç tekerlekli bir işaretleyici bulunmaktaydı. Öğrenci pilotun yapmış olduğu alet uçuşu öğretmen pilot tarafından harita üzerinde izleniyordu. Simülatörde eğitim uçuşunun bitmesinden sonra öğretmeni öğrenci pilota uçuş eğitiminin kıymetlendirmesini yapıyor ve varsa hatalarını harita üzerinde gösteriyordu. Öğrenci pilot almış olduğu simülatör eğitimiyle görüşün kısıtlı veya hiç olmadığı durumlarda göstergeleri doğru kullanarak sağlıklı bir uçuş gerçekleştirmenin eğitimini almış oluyordu.

Edwin Link, üretmiş olduğu simülatörleri önceleri eğlence parklarına oyun amaçlı satabilmiş, havacılar ilgi göstermemişti. Ancak, 1934 yılında posta taşıyan bir uçağın kötü hava şartları nedeniyle geçirmiş olduğu trajik kazadan sonra Birleşik Devletler Ordu Hava Kuvvetleri altı adet simülatör satın aldı ve pilotlarını eğitmeye başladı. Simülatör daha sonra diğer ülkelerde de kullanılmaya başlanmış ve binlerce pilot alet uçuşunu ekonomik olarak öğrenmişlerdir.

Fotoğraf: Canadian Museum of Flight

Edwin Link 7 Eylül 1981'de Birleşik Devletler, New York Eyaleti, Binghamton'da yaşamını yitirmiştir.

4. SONUÇ:

Uçuş simülatörünü icat eden Edwin Link, uçuş simülasyonunun babası olarak kabul edilmektedir.

Edwin Link'in bu buluşuyla simülatör uçuş eğitimleri 1929 yılında başlamıştır. Bilgisayar teknolojisinin gelişmesiyle çağ atlayan simülatörlerde hem öğrenci pilotlar hem de diğer pilotlar, olumsuz hava koşulları başta olmak üzere uçakta meydana gelebilecek arızaların yapay olarak canlandırıldığı uçuş eğitimini ekonomik olarak yapmakta, yetenek ve bilgilerinin en üst düzeyde tutulması sağlanmaktadır.

Günümüzde simülatör endüstrisi milyon dolarlarla ifade edilen bir daldır.

 

Hazırlayan: Ercan Çetinerler

 

Kaynak: Kaynaklar / Yurtdışı / Sıra No.: 24, 59 ve 60