Ben Kimim

 
 
 
 

HAVA PİLOT ALBAY ERSOY AKDEMİR  (1957-219)

 

Aslen İstanbulluyum. Aile ocağımız Haliç'in kıyısında bulunan Halıcıoğlu-Bademlik'dedir. Bununla beraber, memuriyet icabı annemle babam Gaziantep’te tanışıp, evlenmişler. 13 Eylül 1935 de ben dünyaya gelmişim. Belki de bu sebepten herkesçe uğursuz sayılan 13 rakamı bana hep şans getirmiştir. Asker bir aileden geldiğim için adımı Ersoy koymuşlar.

Daha ilkokul sıralarındayken –o zamanın tabiri ile– Tayyareciliğe karşı aşırı bir heves duyuyordum. 4-5 yaşlarında küçücük bir çocukken babam elimden tutar, Beyoğlu’na sinemaya götürürdü. İstiklâl Caddesinde gezerken, kaldırımda tur atan tayyareci subayları görür, imrenirdim. Dün gibi aklımdadır! Siyaha çalan koyu lâcivert bir üniforma, yakalar kapalı, en kalitelisinden omuzdan çapraz palaska; Palaskaya takılı bir tabanca, pilot olanların göğsünde bir bröve ve babadan kalmışsa İstiklâl Madalyası –ki o devirlerde sahip olanlar büyük bir gururla göğsün sağ tarafına takarlardı- Altta aynı renk bir golf pantolon.  Süvarilerinki gibi. Ayaklarda pırıl pırıl boyanmış körüklü ve mahmuzlu çizmeler, Mahmuzda ne ola ki? demeyin, o zamanlar mesai arabaları yoktu. Sınıfları ne olursa olsun, rütbeliler ulaşımda binek atı kullanırlardı. Onun için de çizmelere mahmuz takmak şarttı. Ne var ki pilotlar, tayyareye binerken bez kaplamalara hasar vermesin diye bu mahmuzları çıkartmak zorundaydılar. Omuzda gök mavisi, önden açık bir pelerin; Başta, bizim Hava Harp Okulunda kullandığımız çapraz kanat figürlü kokartıyla, daha sonra da üzerinde kanat olan klâsik Hava Subayı kokartıyla koyu lâcivert bir şapka; Elde deri eldivenler, bir elde kısa bir meşin kırbaç, üniformanın tüm aksesuarını tamamlardı. Beş adım arkasında iki atı tutarak kendisini takip eden Seyis Eri ile beraber, mahmuzlarını şakırdata şakırdata emin ve ağır adımlarla Beyoğlu kaldırımlarında tur atardı. Seyis arkada beş adım aralığı hiç bozmazdı. İşte hâlâ gözlerimin önünde taptaze canlanan İdol’üm buydu! Derken babam bana tahtadan, pervanesi rüzgârda dönen oyuncak bir tayyare almıştı. Yakınımızdaki Yahudi mezarlığına gider, bulabildiğim en yüksek mezar taşına tırmanarak, sabahtan akşama kadar şiddetli rüzgârın altında pervanenin dönmesini seyreder, hayaller kurardım.

1955 yılına gelinceye kadar seneler su gibi akıp gitmiş ve o yıl Kütahya Lisesi’ni bitirmiştim. Rahmetli annem benim doktor olmamı çok arzular ve Tıp Fakültesi’ne kaydolmamı isterdi. Bense kafama koymuştum tayyareci olacaktım. Bunun için de tek kaynak Hava harp okuluydu. Öyleyse evvelâ askerliği, sonra da pilotluğu hedeflemeliydim. O yaz gizlice müracaat ettiğim THK. Plânör Kampına yazıldım ve Plânör “C Brövesi” alarak uçuşları bitirdim.

 
Planörle Son Yalnız Uçuşu Öncesi Ortada hocamız İzzet Akın
İnönü / Ağustos 1955 Sol Başta Ersoy Akdemir
 

Aynı yılın eylül ayında Hava Harp Okuluna müracaat edip, kaydoldum ve gerekli sınavları vererek, gönderildiğim uçuş muayenelerini kazandım. Böylece, pilotluğa uzanan olmazsa olmazlardan en zor etabı atlamış oldum. 

 
Planör C Brövem
 
Hava Harp Okulu Üniformasıyla
1955-1957 Yılları
 
6 ncı Kısım Öğrencilerinden Bir Kısmı

Ayaktakiler soldan sağa; Yılmaz Hasdemir, Bülent Karaoğlu, Ersoy Akdemir, Yaşar Yıldırım

Oturanlar soldan sağa; Mustafa Sipahi, Kemâl Dalgıç, Ergin Sözen, Nihat Ercengiz, Gökçe Büyüker, Erol Yendur

Hava Harp Okulu / 1955-1957
 

Çok renkli geçen alabildiğine coşkulu bir lise hayatından sonra, Hava Harp Okulu’ndaki ilk haftam bana çok ağır geldi. Ancak yeni hayatıma ve disipline intibakım aynı derecede çabuk oldu. Lisede başladığım boks hayatım, iki senede beni Türkiye birinciliklerinde ringe çıkan lisansiyer bir boksör seviyesine taşıdı. Ancak Uçuş Okulu öncesi ben de dâhil bu sporla uğraşanlara yasak geldi

1956, yani Hava Harp Okulundaki ikinci yılımızda 410 kişiden oluşan devremizi 46A, B, C, ve D olmak üzere 4 gruba ayırdılar. Bu gruplar sıralı olarak Gaziemir-Uçuş Okuluna sevk edilecek ve hem Hava Harp Okulu ikinci sınıf, hem de uçuş okulu nazarî dersleri ve eğitim uçuşlarını bir arada sürdüreceklerdi. Kıtaların acilen Jet pilotlarına ihtiyacı vardı ve program gecikmesiz uygulanacaktı. Ben 46B Grubuna seçilmiştim. 46A ve B grupları aynı dönemde eğitime başladı. Takiben D grubu, son olarak da C grubu Gaziemir’e alındı.

 

Uçuş Okulu 46B Grubu

En arka sıra soldan sağa; Atğm. Ali Rıza İmren, Atğm. Altıner Turan, Atğm. Ferhat Soydemir,  Atğm. Oktay Öztekin, Atğm. Özdemir Erkal, Atğm. Yıldırım Erim, Atğm. Muammer Karaalioğlu.

Arkadan ikinci sıra soldan sağa; Atğm. Özkan Subaşat, Atğm. Yalçın Adaş, Atğm. Halis Pekşen, Atğm. Ersoy Akdemir, Atğm. Kamil Aydın,

Arkadan üçüncü sıra soldan sağa; Atğm. Ayhan Gel, Atğm. Erdoğan Özsöz, Atğm. Nihat Koç, Atğm. Osman Ciddi, Atğm. Vecihi Serim, Atğm. Erdoğan Över, Atğm. Mustafa Türker, Atğm. Osman Başçelik, Atğm. Zeki Uçak

Gaziemir - İzmir / 1956

 

 

Eğitimin intibak safhasını Uğur Uçaklarıyla tamamladım. Bu safhadaki Uçuş hocam Hv.Plt Kd. Bşçvş. İsmail Yüzüak idi. Temel, Tekâmül bölümlerini ise AT-6’ larla yaptım ve bu safhadaki uçuş hocalarım, Yzb. Selâhattin Babayiğit ve Uçuş Grup Komutanı Binbaşı Fahrettin Toydemir’di.

Pervaneli eğitiminin bu üç safhasını hiç zorlanmadan, hocalarımla uyum içinde bitirdim. 46A Grubuna bröveleri pervaneli kursunu tamamlar tamamlamaz verilmişti. Ancak bize, okuldan Jet Pilotu olarak mezun olacağımız söylendi ve Jet Eğitimi bitirdikten sonra brövelerimizi takacağımız ifade edildi.

İlk Uçuş Hocam

 

 İsmail Yüzüak

 
 
Makine Kimya Endüstrisi Uğur Uçağı T - 6  Harvard Uçağı
 

 

Jet Eğitimdeki kurs süresince uçuş hocam Ütğm. Doğan Yeşil’di. Yeşil Hoca ile ilk intibak uçuşuna AT-33 ile 24 Haziran 1958 tarihinde çıktık. Bu jetle ilk uçuşumdu ve bende inanılmaz duygular bırakmıştı. O dönemde bir yandan da evlenmeyi plânlıyordum. Ancak, Eğitim Komutanlığından gelen ve pilot adaylarının jet eğitimini bitirmeden evlenmelerini yasaklayan emir bütün plânlarımı alt üst etmişti. Hazırlıkların tümü tamamlanmış, İzmir Orduevi rezervasyonu yapılmış, davetiyeler dağıtılmıştı. Artık geriye dönüş düşünülemezdi.

AT-33 Jet Eğitim Uçağında

 
 

29 Haziran 1958’de İzmir Orduevinde yapılması plânlanan düğün davetiyemi vermek için Filo Komutanı Yb. Haydar Tunçkanat’a çıkmış ve bir şey söylemeden, önündeki evraklara gömülmüş çalışmakta olan komutanın masasına usulca davetiyeyi koymuştum. Çok disiplinli, bir o kadar da anlayışlı olan Tunçkanat yarbay, evvelâ davetiyeye şöyle bir bakmış, sonra kafasını kaldırarak “Emirden haberin yok mu?“ diye sormuş ve cevap vermeme fırsat bırakmadan “yarın sabahki uçuşunu takiben, filonun T-11’i seni alıp İzmir’e bıraksın; Düğününü yaparsın. Ertesi gün Pazar, Pazartesi de benden sana izin. Salı sabahı da T-11 gelir, seni alır, dönersin” demişti. Böylece güzel bir düğünle eşim Meral’le evlenmiş, Salı günü de birliğe dönmüştüm. Jet Eğitimi bitirmeme daha iki ay vardı. Ama düğünde üniformama bröveyi takmayı da ihmal etmemiştim.

Jet Eğitim’de 46B Grubuna çok hızlı bir program uygulandı. Ben bütün temel hareketleri tamamlayarak, 31 saat 45 dakikada yalnız kalmış, bunun içinde  sadece üç  sortisi yalnız uçuş olmak üzere, toplam 53.05 saatte kursu derece ile bitirmiş ve altın bröve ile ödüllendirilerek pilot olmuştum.

  

 

 

 

Jet Eğitim Mezuniyet Töreni
Hava Kuvvetleri Komutanı Pilot Orgeneral Hamdullah Suphi Göker
Teğmen Ersoy Akdemir'i  Altın Bröve İle Taltif Ederken
Sağda Hava Eğitim Komutanı Hava Pilot Korgeneral Zeki Belgin, 
111 nci Jet Eğitim Filo Komutanı Hava Pilot Yarbay Haydar Tunçkanat
 Eskişehir / 25 Ağustos 1958
 

 

O günlerin gözde uçağı F-86 idi. Bu güzel şekilli tayyare ile uçmayı çok arzu ediyordum. Jet eğitimi derece ile bitirenlere uçaklarını seçme hakkı tanıyorlardı. Ancak 46B grubunun atandığı Balıkesir, Bandırma ve Diyarbakır’da F-86 yoktu. Ancak tayinimi Balıkesir’e istemek avantajım oldu. 191 Filoya (Ceylan) atanmıştım. Bu filo benim ilk gözağrım, ilk kıtamdı. Ayrıcalıklı olan ise, bu sürecin, havacılığın şövalye devrinin son dönemi olmasıydı. Her havacının doymaksızın güzelliğini yaşadığı ve bir daha asla geri gelmeyeceğine kanaat getirdiği bir dönemdi. Ne mutlu ki, sonu da olsa bu havayı ucundan tatmak ve yaşamak şansını yakalamıştık.

 

191 nci Filo Personeli Toplu Halde

Ayaktakiler soldan sağa; Plt.Bçvş. Şefik Aslan, Yzb. Şevket Odabaşı (Filo Bakım Sb.), Plt.Bnb. İsmet Ergin, Plt.Bnb. Hamdi Baştuğ (Filo Komutanı), Plt.Bnb. Ahmet Yıldam (Filo Harekat Sb.), Plt.Bnb. Adnan Suner (Filo Eğitim Sb.), Plt.Tğm. Yılmaz Akçakoca, Plt.Tğm. Doğan Perk, Plt.Ütğm. Sedat Çelikyay.
Ütğm. Kaya Altan (Filo Silah Sb.), Plt.Tğm. Fahrettin Göker, Plt.Tğm. Erhan Özer, Plt.Tğm. Orhan Okçu, Plt.Tğm. Zeki Uçak, Plt.Tğm. Ayhan Işıtman, Plt.Tğm. Celal Sürmene.
Kanattakiler soldan sağa; Plt.Tğm. Yalçın Adaş, Plt.Tğm. Yüksel Cömerter.
F-84G uçağı kokpitinde; Plt.Tğm. Ersoy Akdemir.

Balıkesir / 1958

 

F-84G Uçağı İle Eğitim Uçuşu Öncesi

191 nci Filo / Balıkesir / 1959

 

191 nci Filo Pilotları Toplu Halde

Ayaktakiler soldan sağa; Yılmaz Hasdemir (57), Davut Orhun, Sedat Çelikyay, Rıza Abraz, Hamdi Baştuğ (Filo Komutanı), Nevzat Akuç (Uçuş Grup Komutanı), Ömer Çokgör, Adnan Suner, Necdet Candan, Ergun Timuçin, Başri Tunç.
Oturanlar soldan sağa; Oktay Savcı (57), Ersoy Akdemir (57), Erhan Özer (57), Ayhan Işıtman (57), Yaşar Yıldırım (57), Orhan Okçu, Zeki Uçak (57), Fahrettin Göker (57).
Önde uzananlar; Esat Çetindağ, Ercüment Örge.

Balıkesir / 1959

 

1958 Yılının ikinci yarısında başlayan F-84G ile olan beraberliğim, 1960 ihtilâliyle beraber  F-100 birliklerine yeni atanacak pilotları seçmek için üsleri dolaşan heyetin Balıkesir’e gelmesi ile son buldu. Aslında, F-100’lere tayin olduktan sonra, her iki muharip tayyare ile uçma bahtiyarlığını 2 sene daha sürdürdüm. Balıkesir’de iken, F-100 ile uçmak her zaman hayallerimi süsleyen bir fenomen olmuştu. Balıkesir’den,  Fabrikaya bakım için her F-84 götürüşümde F-100’lere gıpta ile bakar, acaba bu muhteşem tayyareyle uçabilecek miyim? diye Allaha dua ederdim. Dualarım kabul görmüş olmalı ki, geri hizmetler de dâhil tam 16 sene bu uçakla uçma şansına eriştim. Hem de en güzel döneminde. 1957 devresi içinde F-100’e ilk tayin olan ve uçan kişi ben oldum. Tayinim 1 nci Ana Jet Üs,  113 Korsan Filoya çıkmıştı. Bu uçak, Hava Kuvvetleri pilotlarına hep ilkleri getirmişti. A/B ile 16,500 lb.ye çıkan itiş gücü, süpersonik uçuşlar, her inişte kuyruk paraşütü kullanmak, 50 bin fit muharebe tavanı, nükleer bomba taşıma kabiliyeti, tamamen hidrolikle çalışan uçuş kumandaları, çok uzun menzili ve gövde sağlamlığı bu ilklerden bir kaçıydı.

1963 Yılında, Soğuk savaş ihtiyaçları çerçevesinde Türk Hava Kuvvetlerinin ilk Darbe filosu (FBS) olarak tanzim ve teçhiz edilen 111 nci filoya atandım. Bundan sonra 24 saat esası üzerinden bol QRA nöbetli darbe pilotluğu ve eğitimi başlıca uğraşımız oldu.

 
113 ncü Filo'da F-100 Uçağı İle Eğitim Uçuşu Öncesi
Eskişehir / 1961
 
 

Darbe Rolünde Girdiği İlk NATO Denetlemesinde 1 nci Kategori Olan

 111 nci Filo Pilotları

Üs Komutanı Plt.Alb. Hulusi Kaymaklı, Uçuş Grup Komutanı Plt.Yb. Tarık Gökeri ve Filo Komutanı Plt.Bnb. Fuat Gündüz ile F-100 Uçağı Önünde Toplu Halde

Eskişehir / 1963
 

Toplu Halde Uçak Başı

Soldan sağa; Ayhan Sohta, Cem Kolerkılıç, Osman Kayadibinli, İzzet Öztarhan, Yaşar Demirbulak Sinan Bilge, Burhan Özkan, Ersoy Akdemir

Eskişehir / 1964

 
Hava Kuvvetleri Komutanı Hava Pilot Orgeneral İrfan Tansel Tarafından İmzalanmış
1 Ocak 1964 Tarihli Kıdemli Pilot Unvanı Sertifikası
 

1965 yılında daha evvel Malatya-Erhaç’a intikâl eden ve 111 Filonun ardından Darbe Filosu olan eski Filom 113’e tayin oldum. Burada da kesintisiz aynı görevi sürdürdüm. 1969 Yılında F-100’e tip değiştirecek olan 172 nci Filonun modernizasyonunu tamamlamak için bu filoya Harekât subayı olarak atandım. Kısa bir sürede pilotların F-100 intibak ve eğitimleri tamamlandı ve girilen ilk NATO denetlemesinde Filo Av-Bombardıman rolünde 1 nci Kategori olmak başarısını gösterdi.  Malatya’da itibarî 7 sene görev yaptım. Bunun iki senesi Lisan kursu ve ABD’de Uçuş Emniyet kursu olarak geçti. 1971 yılında Üs Komutanı Tuğg. Tarık Gökeri, beni 172 nci Filoya Komutan olarak atamayı düşündüğünü söyleyerek fikrimi sordu. Her pilotun idealinde olan bir görevdi. Ama Malatya’da yedi sene kalmıştım, Filo Komutanı olursam en az iki sene daha kalmam gerekecekti. Bu ise çocukların okul durumlarını ciddî şekilde etkileyecekti. Çok onur duyduğum bu görevden beni affetmesini söyledim. O sene tayinim harekât subayı olarak NATO 6 ncı ATAF Komutanlığı-İzmir’e çıktı.

Uçuş Emniyet Kursu / Birleşik Devletler - 1968 - 1969
 
Hava Kuvvetleri Komutanı Hava Pilot Orgeneral Emin Alpkaya Tarafından İmzalanmış
25 Şubat 1975 Tarihli Komutan Pilot Unvanı Sertifikası
 
Komutan Pilot Unvanı Şildi
 
Komutan Pilot Brövesi
 

111 nci Darbe Filosu
Eskişehir / 1976
 
F-100 Uçağı İle 16 Senelik Beraberlikten Sonra Son Geri Hizmet Uçuşum
Eskişehir / 1976
 
F-100 Uçağı İle 1000 Saat Uçan Pilotlara
North American Havacılık Firması Tarafından Verilen Belge
 

F-100 Uçağı İle Ses Hızının Üzerinde  Uçan Pilotlara

North American Havacılık Firması Tarafından Verilen Belge

 

Bu tayin, benim Karargâh görevlerimin başlangıç noktası oldu. 6 ncı ATAF Karargâhında harekâtçı olarak 5 sene görev yaptıktan sonra, 1976 sonunda İzmir Hava Eğitim Komutanlığı karargâhına yine Harekât Sb.yı olarak tayin oldum. 1977 yılı içinde ise bir mesaj emri ile Genelkurmay Harekât Başkanlığı, NATO-CENTO Tatbikatlar Kısım Amir Vekili olarak atandım. Bu görevde ancak 4 ay kalmıştım ki, Yurt Dışı Hariç Görev kapsamında NAPOLİ- COMAIRSOUTH Karargâhına, Taarruzi Harekât Kısım Amiri olarak tayinim çıktı.

 

NATO Karargâhı Subay Kulübünde Bir Sosyal Etkinliğe Katılırken

Napoli - İtalya / 1978

 

1980 yılı eylül ayında, Hâriç görevden yurda döndüm. Tayinim Bursa, Yenişehir Hava Meydan Komutanlığına çıkmış, bu arada ihtilâl olmuştu. Eşyalarımı gümrükten çıkartamadan, gidip birliği teslim aldım. 1984 yılına kadar 4 sene bu görevde kaldım.

 

6 ncı Ana Jet Üs Komutanı Hv.Plt.Tuğg. Mustafa Köseoğlu'nun

Yenişehir Meydanı'nı Ziyareti

1981

 

1984 Yılında, bu defa Harekât Plân Daire Başkanı olarak, 6 ncı ATAF Komutanlığı’na tekrar atandım. Beş sene sonra, 1989 yılında, Kurmay Yar Başkanı olarak çok sevdiğim ve bir üyesi olmaktan daima gurur duyduğum Hava Kuvvetlerinden emekli oldum.

 

6 ncı ATAF Kurmay Yar Başkanlığı Makamım

 

Emeklilik Ve Terfi Töreni

6 ncı ATAF Komutanı Hv. Plt. Korg. Öner Dinçer'den

 Hava Kuvvetleri Emeklilik Şildini Alırken

NATO 6 nci ATAF Komutanlığı İzmir / 30 Ağustos 1989

 

Bu emeklilik merasimi ile her ne kadar askerlik hayatım sona erdiyse de, Uçuculuk hayatım bir 10 sene daha devam etti. Bu defa altımda süpersonik bir uçak yoktu ama, İzmir Delta Havacılık Kulübü’nde mütevazı L-18 uçağımız ile hem gençleri uçuruyor, hem de uçuş zevkimi devam ettirmiş oluyordum. 2001 Ocak ayında bu zevkimde son buldu.

 
Delta Havacılık Günleri
Piper Cup L-18 Uçağı
Kuşadası - Efes Meydanı / 1990 - 2000 Yılları
 

Şimdilerde, Eşim, 2 kızım ve iki torunum ile emekliliğin tadını çıkartmaya çalışıyorum.

 
Dalyan-Muğla / 1990